Lesson
hello friends
I am english teacher from turkey.I want to share one of my enjoyable lesson plans.I am usind no doubt,don't speak song for teaching imperatives.
NO DOUBT LYRICS"Don't Speak"
You and me (sen ve ben)
We used to be together (önceden dirlikteyken)
Everyday together always (hergün daima birlikteydik)
I really feel (gerçekten hissettiğim şudurki)
That I'm losing my best friend (en iyi arkadaşımı kaybediyorum)
I can't believe(inanamıyorum)
This could be the end (bu her şeyin sonu olabir)
It looks as though you're letting go (her şeyi boşvermişsin gibi gözüzüküyor)
And if it's real (ve eğer bu doğruysa )
Well I don't want to know (pekala bilmek istemiyorum)
Don't speak (konuşma)
I know just what you're saying(sadece söylediklerini biliyorum)
So please stop explaining (bu yüzden açıklama yapmayı kes(bırak, son ver))
Don't tell me cause it hurts (bana acı verdiği için bana anlatma)
Don't speak (konuşma)
I know what you're thinking (ne düşündüğünü biliyorum)
I don't need your reasons (senin gerekçelerine ihtiyacım yok)
Don't tell me cause it hurts (bana acı verdiği için bana anlatma)
Our memories (bizim anılarımız)
Well, they can be inviting (pekala , anılarımız bani çakebilir )
But some are altogether (fakat bazıları tümüyle )
Mighty frightening (fevkalade korkunç(ürkütücü)
As we die, both you and I (biz ölürken, sen ve ben her ikimizde)
With my head in my hands (ellerimi başımda koyar)
I sit and cry (oturur ve ağlarım)
Don't speak (konuşma)
I know just what you're saying (sadece söylediklerini biliyorum)
So please stop explaining(bu yüzden lütfen açıklama yapmayı kes)
Don't tell me cause it hurts (no, no, no) ((bana acı verdiği için bana anlatma)hayır, hayır, hayır)
Don't speak (konuşma)
I know what you're thinking (ne düşündüğünü biliyorum)
I don't need your reasons (senin gerekçelerine ihtiyacım yok)
Don't tell me cause it hurts (bana acı verdiği için bana anlatma)
It's all ending (bu büsbütün sondur)
I gotta stop pretending who we are... (ben biz gibi davranmaktan vazgeçicem)
You and me I can see us dying...are we? (sen ve ben…ben öldüğümüzü görebiliyorum..öyle değil mi?)
Don't speak (konuşma)
I know just what you're saying (sadece söylediklerini biliyorum)
So please stop explaining(bu yüzden lütfen açıklama yapmayı kes)
Don't tell me cause it hurts (no, no, no) ((bana acı verdiği için bana anlatma)hayır, hayır, hayır)
Don't speak (konuşma)
I know what you're thinking (ne düşündüğünü biliyorum)
I don't need your reasons (senin gerekçelerine ihtiyacım yok)
Don't tell me cause it hurts (bana acı verdiği için bana anlatma)
Don't tell me cause it hurts! (bana acı verdiği için bana anlatma)
I know what you're saying (ne söylediğini biliyorum)
So please stop explaining(bu yüzden lütfen açıklama yapmayı kes)
Don't speak,(konuşma )
don't speak,
don't speak,
oh I know what you're thinking (öf ne düşünüyorsun biliyorum)
And I don't need your reasons (senin gerekçelerine ihtiyacım yok)
I know you're good, (iyi biri olduğunu biliyorum)
I know you're good, (iyi biri olduğunu biliyorum)
I know you're real good (gerçekte iyisin biliyorum))
Oh, la la la la la la La la la la la la
Don't, Don't, uh-huh Hush, hush darlin' (sakın, sakın, sus sevgilim)
Hush, hush darlin' Hush, hush (sus, sus sevgilim, sus sus)
don't tell me tell me cause it hurts (anlatma çünkü acıtıyor)
Hush, hush darlin' Hush, hush darlin'( sus , sus sevgilim)
Hush, hush don't tell me tell me cause it hurts (sus, sus ,anlatma çünkü acıtıyor.) Verbs(english with definitions) fiiller(Türkçe tanımlarıyla) 1. Feel 1.açıklamak 2 .Lose 2.istemek3. Believe 3. ağlamak 4. Let go 4.bilmek 5. Want 5. görmek6. Know 6. düşünmek7. Speak 7.ölmek8. Say 8. acıtmak, acı vermek 9. Stop 9.bitirmek, son vermek10. Explain 10.ihtiyacı olmak(bir şeye, kimseye ) 11.Hurt 11. anlatmak12. Think 12.hissetmek 13. Need 13.durdurmek, kesmek14. Tell 14. kaybetmek 15. Die 15.söylemek16.Sit 16.oturmak17. Cry 17. – miş gibi davranmak 18. End 18. inanmak18. Pretend 19.susmak,susturmak19. See 20.serbest bırakmak, boşlamak20. hush
good examples of sentences(güzel cümle örnekleri)
We used to be togetherI'm losing my best friendI can't believeIt looks as though you're letting goif it's real , I don't want to knowI know what you're thinkingI know just what you're sayingI know you're goodI know you're real goodI don't need your reasonsİnterjection (ünlem)
Oh !Kullanımları;1.Ay! (Korku/şaşkınlık belirtir.).2. Ay!/Ah!/Of! (Ağrı/acı belirtir.).
3 Ah! (Pişmanlık/özlem belirtir.).
4 Oh!/O! (Beğenme/sevinç/hayranlık belirtir.).
5. Of!/Öf! (Kızgınlık/hoşnutsuzluk belirtir.).
6 Birine seslenirken kullanılır: Oh, waiter! Will you bring us the bill? Garson, bize hesabı getirir misin?. hey!, o!, aman!. ünlem.
7.Oh!/O!. aman, o, ey.
imperatives (türkçede emir kipi; örneğin sus, anlat, ya da olumsuzu susma , anlatma gibi ) speak Don't speaktell Don't tell
please kullanımı;(verilen emiri daha kibar bir şekilde söyleriz, başında “please” kullanarak)
example: please stop explaining
stop (kes)
stop explaining (açıklama yapmayı kes)
please stop explaining (lütfen açıklamayı kes)